Dikkat! bu haber “Cumhuriyet” ajansından çekilerek otomatik olarak bilgiaktif.com adresinde yayına alınmıştır. Haberin ilk yayınladığı gibi içeriği editörlerimiz tarafından bir değişiklik yapılmadan yayınlanmıştır. Haber ile ilgili bir hukuksal durum söz konusu ise lütfen bizimle iletişime geçiniz.
BilgiAktif gazete veya bir ajans değildir!
Kırım’daki Kerç Köprüsü’nün geçen cumartesi bombalı saldırıya uğraması sonrası Rusya, Ukrayna’nın çeşitli kentlerine yoğun füze saldırıları gerçekleştirdi. Bunun üzerine ABD ve Almanya, Ukrayna’ya yaptıkları silah yardımının süreceğini belirtirken yardımlara “gelişmiş hava savunma sistemlerinin” de dahil olacağını açıkladı.
Söz konusu sistemlerin savaşı nasıl etkileyebileceğini Cumhuriyet’e değerlendiren savunma politikaları uzmanı Arda Mevlütoğlu, ABD’nin yakın zamanda Ukrayna’ya Ulusal Gelişmiş Karadan Havaya Füze Sistemi (NASAMS) teslimatını yaptığını, bu sistemlerin sayısının artırılmasının beklendiğini belirtti. Mevlütoğlu, “NASAMS, Norveç ve ABD’nin ortak ürettiği kısa ve orta menzillerde etkili bir hava savunma sistemi. Normalde F-16 ve F-15 uçaklarında kullanılan AMRAAM tipi havadan havaya füzenin bir versiyonunu kullanıyor. Modern bir sistem, oldukça gelişmiş bir hedef tespit ve angajman radarı var. Geniş bir alanda alçak ve orta irtifada savaş uçağı, helikopter ve seyir füzesi gibi hedefleri tespit ve takip edebiliyor” dedi.
“MODERN SİSTEMLER”
Almanya’nın teslim edeceğini açıkladığı Iris-T SLM sisteminin, kısa menzilde etkili bir hava savunma sistemi olduğunu anlatan Mevlütoğlu, “Almanya ayrıca Ukrayna’ya Gepard isimli kundağı motorlu uçaksavar topçu sistemlerini sağladı. Bu sistemler Rus Hava Kuvvetleri’nin taarruz helikopterlerine ve savaş uçaklarına karşı oldukça etkili savunma sağlayabilir. Savaşta gördük ki Rusya’nın hem hava hâkimiyeti sağlamada hem de uçakların hava savunma sistemlerine karşı kendini korumasında ciddi zafiyetleri var. Kiev’e sağlanacak sistemler oldukça modern, bu anlamda Ukrayna’nın taarruz helikopterlerine ve uçaklarına karşı savunmasını pekiştirecektir” ifadelerini kullandı.
TEKNİKLER DEĞİŞEBİLİR
Sistemlerin “taktik düzeyde” belirgin etkisinin olabileceğini vurgulayan Mevlütoğlu, “Şimdiye kadar her iki tarafın da uçak ve helikopterlerinin, hava savunma sistemlerine karşı tedbir olarak çok temkinli görevler yaptıklarını gördük. Çok uzaktan roketlerini ateşliyorlar, çok alçaktan yüksek hızlarla geçiş yapıyorlar. Bunlar belli bir seviyede koruma sağlıyor, tedbir olarak kullanıyordu” tespitinde bulundu. Hava savunma sistemlerinin gelmesiyle Rusya’nın daha farklı teknikler uygulaması, bazı durumlarda çok daha ihtiyatlı davranması ve hava kuvvetlerini hiç kullanmamaları sonucunu doğurabilir diyen Mevlütoğlu, “Tabii bunlar savaşı bitirecek, savaşın sona ermesinde belirgin rol oynayacak sistemler değil” diye konuştu.
Mevlütoğlu, “Kritik bölgelerin, sahadaki birliklerin, önemli üs ve tesislerin uçak ve helikopterlere karşı korunmasında epey etkili olabilirler. Fakat Rusya’nın bunları tespit ve imha etmek için kullanabileceği teknik ve taktikler var. Ama teknolojik yarışta Ukrayna’ya belirgin bir avantaj sağlayabilirler” değerlendirmesinde bulundu.
